Sanat, en genel anlamıyla, yaratıcılığın ve/veya hayalgücünün ifadesi olarak anlaşılır.
Tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirler sürekli değişmiş, bu geniş anlama zaman içinde değişik kısıtlamalar getirilip yeni tanımlar yaratılmıştır. Bugün sanat terimi birçok kişi tarafından çok basit ve net gözüken bir kavram gibi kullanılabildiği gibi akademik çevrelerde sanatın ne şekilde tanımlanabileceği, hatta tanımlanabilir olup olmadığı bile hararetli bir tartışma konusudur. Açık olan nokta ise sanatın insanlığın evrensel bir değeri olduğu, kısıtlı veya değişik şekillerde bile olsa her kültürde görüldüğüdür.
Sanat sözcüğü genelde görsel sanatlar anlamında kullanılır. Sözcüğün bugünkü kullanımı, batı kültürünün etkisiyle, ingilizcedeki 'art' sözcüğüne yakın olsa da halk arasında biraz daha geniş anlamda kullanılır. Gerek İngilizce'deki 'art' ('artificial' = yapay), gerek Almanca'daki 'Kunst' ('künstlich' = yapay) gerekse Türkçe'deki Arapça kökenli 'sanat' ('suni' = yapay) sözcükleri içlerinde yapaylığa dair bir anlam barındırır. Sanat, bu geniş anlamından Rönesans zamanında sıyrılmaya başlamış, ancak yakın zamana kadar zanaat ve sanat sözcükleri dönüşümlü olarak kullanılmaya devam etmiştir. Buna ek olarak Sanayi Devrimi sonrasında tasarım ve sanat arasında da bir ayrım doğmuş, 1950 ve 60'larda popüler kültür ve sanat arasında tartışma kaldıran bir üçüncü çizgi çekilmiştir
Sanatın özellikleri
Bu özellikler sanat hakkında bir fikir verse de, kavramı bütünüyle kapsamadığı gibi kavramı oluşturan gerekli koşullar da değildir:
- Hem sanatçı hem izleyici için yaratıcı algılama gerektirmesi,
- İçerdiği fikirlerin akla kolay gelir türden olmaması,
- Birçok farklı katmanda algılanabilme özelliği olması ve değişik yorumlara açık olması,
- Bir beceri izlenimi vermesi,
- Kendini bilinç ve bilinçaltı arasında veya gerçek ve yanılsama arasında bir oyun olarak göstermesi,
- İçinde işlevsel amaç dışında bir fikir barındırması,
- Sanat olarak tecrübe edilmesi amaç edinilerek yaratılmış olması.
RESSAM
TANIM
Doğanın, eşyanın veya insanın resimlerini kendi algıladığı şekli ile soyut veya somut bir yaklaşımla yansıtan kişidir.
GÖREVLER
- Yapacağı resmin konusu ve niteliğine uygun araç ve gereçleri hazırlar,
- Çizeceği objeye göre ışık yönünü ayarlar,
- Palet veya değişik maddelerden hazırlanan yüzeyler üzerinde boyaları karıştırarak istediği rengi oluşturur,
- Seçilen yüzey üzerine ezkiz (taslak resim) çalışmaları yapar,
- Hazırlanan boyaları yüzey üzerine fırça ile sürer veya karakalemle çizer,
- Eserlerini galeri ve sergilerde teşhir eder.
KULLANILAN ALET VE MALZEMELER
- Resim sehpası, palet, tuval,
- Sentetik ve su bazlı boyalar, akrilik, guaş boya, çeşitli ebatta fırçalar,
- Kağıt üzerine yapılan çalışmalarda karakalem, pastel, gazlı ve mürekkepli kalemler.
MESLEĞİN GEREKTİRDİĞİ ÖZELLİKLER
Ressam olmak isteyenlerin;
- El becerisi gelişmiş,
- İmgelem (Bir nesneyi, o nesne olmaksızın tasarlama gücü) gücü yüksek,
- Şekiller arasındaki fark ve benzerlikleri görebilen,
- Renkleri ayırdedebilen,
- Yaratıcı, yeniliklere açık
kimseler olmaları gerekmektedir.
El ve gözlerdeki özürler mesleğin yürütülmesini engeller.
ÇALIŞMA ORTAMI VE KOŞULLARI
Ressamlar çalışmalarının büyük bölümünü atölyede gerçekleştirirler. Zaman zaman dışarıda da çalışabilirler. Çalışma ortamlarında kullandıkları boyaların kokusu vardır. Çalışmaları sırasında genellikle yalnızdır. Meslektaşları, müşterileri, resim galerileri yetkilileri ile iletişim içindedir.