Çocukluk......
...... Babası İspanya'nın en ağır siyasi cezalarının verildiği bir hapishanede mahkumdu küçük kızın.Fırsat bulduğu her haftasonu babasını ziyaret için annesiyle birlikte hapishaneye giderdi.Yine bir ziyarete giderken babası için çizdiği resmi yanında götürdü ancak hapishane kurallarına göre özgürlüğü çağrıştıran her türlü şeyin mahkumlara verilmesi yasaktı.Bu sebeple kağıda çizdiği kuş resmini kabul etmemişler ve oracıkta yırtmışlardı...
Çok üzülmüştü küçük kız...Babasına söyledi bunu,o da "üzülme kızım,yine çizersin; bu sefer çizdiklerine dikkat edersin olur mu?"dedi.
Küçük kız diğer ziyaretinde babasına yeni bir resim çizip götürdü.bu sefer kuş yerine bir ağaç ve üzerine siyah minik benekler çizmişti.Babası keyifle resme baktı ve sordu:
"Hmmm!Ne güzel bir ağaç bu!Üzerindeki benekler ne? Portakal mı?
Küçük kız babasına eğilerek,sessizce:
"Hşşşşt! O benekler ağacın içinde saklanan kuşların gözleri!....."
br /> Genç
Yaşamın anlamını kavramak için dünyayı dolaşmaya çıkan bir genç, gezdiği ülkelerden birinde ünlü bir bilgeyi ziyarete gitmişti.
Gezgin genç, bilgenin yaşadığı evde, tüm duvarların kitaplarla kaplı olduğunu gördü.
Fakat evi dikkatle gözden geçirdikteb sonra , yerde bir kilim, duvar dibinde yatak olarak kullanılan bir sedir, ortada ise bir masa ve sandalyeden başka evde hiçbir eşyanın olmadığını gördü ve merakla sordu:
"Neden hiç eşyanız yok?" dedi. "Koltuklarınız, kanepeleriniz, büfeleriniz.... Onlar nerede?"
Bilge, bu soruya karşılık olarak kendi bir soru sordu gezgin gence;
"Senin de yalnızca, sırtında taşıdığın küçük bir çantan var, yavrum" dedi. "Peki, senin eşyaların nerede?"
Gezgin genç, kendini savunurcasına yanıtladı bu soruyu:
"Ama görüyorsunuz.... Ben yolcuyum."
Ünlü bilge, hak verircesine güldü:
"Ben de öyle, yavrum" dedi. "Ben de öyle...."
------------------------------------------------------------------------------------------------------
Amerika'nın ünlü doğa parkı Yellowstone National
Park'da çıkan bir yangın sonrası
görevliler, hasar tesbit çalışmaları için ormanda geziyorlardı. Görevlilerden biri, bir
ağacın dibinde küller içinde neredeyse kömürden bir heykele dönüşmüş bir kuş gördü.
Görevli, elindeki çubukla hafifçe dokundu kömürleşmiş kusa. Dokunur dokunmaz küsün
kanatları altından üç küçük kuş yavrusunun cıvıldayarak çıktığını gördü. Anne kuş,
gelen tehlikeyi farkederek, yavrularını bir ağacın arkasına getirmiş, kendisinin yanacağını
bile bile onları kanatlarının altında saklamıştı.
Yangın, yayılmadan çok rahatlıkla uçup
oradan uzaklaşması mümkünken yavrularının yanında kalmayı tercih etmişti. Alevler,
bulunduğu yere varıp küçücük bedenini kavurmaya başladığında hiç kıpırdamadan kalmıştı.
Bedeni, yanıp kavrulmuştu, ama geriye hiç ölmeyecek bir "anne" heykeli bırakmıştı




Get your layout at
Myspace Layouts
